Paris’te Çılgın Macera (Un monstre à Paris)

Özet

Paris’te Bir Canavar (Fransızca: Un monstre à Paris), Bibo Bergeron’un yönettiği ve kendi yazdığı bir hikâyeye dayanan 2011 yapımı Fransız 3D bilgisayar animasyonlu müzikal komedi bilim fantezi macera filmidir. Yapımcılığını Luc Besson’un üstlendiği, senaryosunu Bergeron ve Stéphane Kazandjian’ın yazdığı ve EuropaCorp Distribution tarafından dağıtılan filmde Sean Lennon, Vanessa Paradis, Adam Goldberg, Danny Huston, Madeline Zima, Matthew Géczy, Jay Harrington, Catherine O’Hara ve Bob Balaban’ın seslendirmeleri yer alıyor. Filmin birçok yönü Gaston Leroux’nun Operadaki Hayalet adlı romanından doğrudan kopyadır. Film 12 Ekim 2011 tarihinde gösterime girmiştir. Filmin yapımcılığını Bibo Films, France 3 Cinéma, Walking The Dog, uFilm, uFund, Canal+, France Télévisions, CinéCinéma, Le Tax Shelter du Gouvernement Fédéral de Belgique ve Umedia üstlendi. Müzikleri Matthieu Chedid, Sean Lennon ve Patrice Renson tarafından bestelendi.

Konu

1900’lü yılların başı, Paris… Bir bahçede yaşayan canavar, çok güzel ve genç bir sarkıcı kıza aşık olur. İcat düşkünü kargo elemanı Raoul ile sinema aşığı arkadaşı Emile ve zıpır maymun beraber bir deney yapmaya koyulurlar. Her yana yayılan iksirlerin etkisiyle yanlışlıkla bir pireyi dev haline getirirler. 2 metre boyuna gelen bu sevimli dev pire kendini Paris’in sokaklarında korunmasız bulur. Güzel şarkıcı Lucille’in de yardımıyla yeni arkadaşlarını kötü kalpli şef Maynott’tan korumaya çalışırlar. Çünkü Maynott dev pireyi yakalayıp şöhret olma peşindedir. Bu arada Lucille, sevimli dev pirenin aynı zamanda çok iyi gitar çaldığını keşfeder.

Film 1910 yılında geçiyor; hikaye o yıl Seine Nehri’nin taşmasını belgeleyerek başlıyor.

Utangaç bir makinist olan Emile Petit sinemaya tutkuyla bağlıdır ve sinemadaki iş arkadaşı Maud’a aşıktır. Arkadaşı, coşkulu ama iğrenç bir mucit ve teslimat şoförü olan Raoul, projektörü için yeni bir kayış almak üzere onu tuhaf aracıyla (“Catherine” adlı) taşımak için işten alır. Emile yeni bir kayış alırken kendisine de yeni bir kamera satın alır; “Catherine” arızalanmasaydı yerel bir hırsız tarafından çalınacaktı. Hikaye ayrıca L’Oiseau Rare (“Nadir Kuş”) kulübünde kabare şarkıcısı olan ve Raoul’un arasının kötü olduğu çocukluk arkadaşı Lucille’i de tanıtır. Teyzesi Carlotta onu, kibrinden dolayı şahsen onaylamadığı zengin Polis Komiseri ve Belediye Başkanı adayı Victor Maynott ile evlendirmeye çalışmaktadır. Bir akşam Raoul, Emile’i Botanik Bahçeleri’ne bir teslimat yapması için getirir. Orada çalışan Profesör’ün yokluğunda, burası Charles adında bir hortum maymunu olan asistanı tarafından korunmaktadır. Profesörün Charles’a bıraktığı emre rağmen, Raoul bir “Atomize-a-Tune” ve dengesiz bir “Süper Gübre” ile deneyler yapar; ilki Charles’a geçici olarak bir opera sanatçısı sesi verir ve ikincisi bir ayçiçeği tohumunu dev bir ayçiçeğine dönüştürür. Bitki Raoul ve Emile’in üzerine devrilir ve iki kimyasalın karışmasıyla bir patlama meydana gelir. Herkes yara almadan kurtulur, ancak Emile korkunç bir yaratık gördüğüne ikna olur ve daha sonra gazetelerde resimli bir yorum yayınlanır.