The Great Sioux Massacre

Özet

Büyük Sioux Katliamı, Sidney Salkow’un 1954 yapımı Oturan Boğa filminden geniş aksiyon sahneleri kullanarak CinemaScope’ta yönettiği 1965 yapımı bir Amerikan Western savaş filmidir. Custer’ı beceriksiz bir savaş çığırtkanı, Kızılderilileri de onun kurbanları olarak tasvir eden film, Little Bighorn Savaşı ve Custer’ın Son Direnişi’ne giden olayları kurgusal bir biçimde ele alıyor.

Filmin başrollerinde Joseph Cotten, Darren McGavin ve Philip Carey yer alıyor.

Konu

Film, Little Big Horn Savaşı ile ilgili bir Soruşturma Kurulu’nda başlar; özellikle Binbaşı Marcus Reno’nun davranışları incelenir. Yüzbaşı Bill Benton (belki de Frederick Benteen’den esinlenilmiştir) kürsüye çağrılır ve kurulun sorularını yanıtlamak yerine, izleyicinin flashback yoluyla gördüğü “gerçek hikayeyi” kendi versiyonuyla anlatacağını belirtir.

Benton Vahşi Batı’ya ilk gelişini anlatırken, müfrezesi yerel Kızılderili Ajanı Bay Turner’ın eşine eşlik etmektedir. Kızılderililer gruba saldırır ve Bayan Turner’ı Benton’ın komutasından kaçırırlar. Benton’ın ordu gözcüsü “Dakota”, pusuya düşüren yanlış izler bırakmaları nedeniyle Kızılderilileri ertesi güne kadar takip etmemesini tavsiye eder. Dakota ve Benton yaralı bir Kızılderiliye rastlarlar ve Dakota alaycı bir tavırla artık bir Kızılderili bölgesinde açlıktan ölmek zorunda kalmayacağını söyleyerek onu vurur.

Komutanı Yarbay George Armstrong Custer tarafından kabul edilen Benton’a düşmanla ilk karşılaşmasının felaketle sonuçlandığı nazikçe söylenir ama Custer, Dakota’nın düşman grubunu takip etmeme tavsiyesine uyarak doğru şeyi yaptığını teyit eder. Custer Benton’ı o akşam kalede düzenlenen kıyafet dansına davet eder ve perişan haldeki Bay Turner’a sabah karısını kaçıran düşman Kızılderilileri ziyaret edeceğini söyleyerek onu kovar.

Benton’ın nişanlısı Caroline Reno da kalededir, ancak Caroline’ın babası Binbaşı Reno’nun Benton’a olan kızgınlığı nedeniyle ilişkileri soğumuştur. Custer’ın albay rütbeli bir tümgeneral tuniği giydiği kıyafet balosunda Binbaşı Reno sarhoş bir halde içeri girer ve Konfederasyon Ordusu’ndaki eski rütbesi nedeniyle herkesin kendisine “Tümgeneral Reno” diye hitap etmesini ve selam vermesini ister. Custer, Kuzey ve Güney’in eski savaşçılarını barıştırmaya çalışarak iyi niyetle cevap verir, ancak Reno’nun keyfi yerinde değildir. Benton’a fiziksel olarak saldırır ama sadece yere çarpar ve Benton’ın Caroline’e “soy ağacının düştüğünü” bildirmesine neden olur.

Ertesi gün Benton, Bayan Turner’ın serbest bırakılmasını görüşmek üzere Çılgın At ve Oturan Boğa ile buluşan Custer’ın devriyesine katılır. Kızılderililer, Custer’a Bayan Turner karşılığında tüm Kızılderili esirleri serbest bırakmayı teklif ederler. Custer bir uzlaşmaya karar verir, Bayan Turner serbest bırakılmazsa Kızılderili liderleri asacaktır. Bayan Turner serbest bırakılır.

Custer ve eşi Libby’nin Washington’da yüzleşecekleri yozlaşmış Federal yönetim tarafından işbaşına getirildiğini düşündüğü beceriksiz Kızılderili ajanlarına karşı duyduğu tiksinti Custer’ın Benton’ın saygısını kazanmasını sağlar. Yola çıkmadan önce esir Kızılderililer başarısız bir kaçma girişiminde bulunur ve katledilirler.

Washington’da Albay Custer, aralarında Başkan Ulysses S. Grant’ın kardeşi Orvil Grant’ın da bulunduğu birçok Federal politikacıyı resmen yolsuzlukla suçlayarak askeri kariyerini mahveder. Başkan Custer’la görüşmeyi reddedince, askeri kariyerinin erken sona ermiş olabileceğini anlamaya başlar.