Tatlı Nigâr

Orhan Aksoy’un yönetmenliğini yaptığı Tatlı Nigar 1978 yılında vizyona girmiş romantik bir filmdir. Filmin oyuncu kadrosunda Türkan Şoray, Bulut Aras, Erol Taş ve Osman Alyanak yer almıştır. Filmin hikayesi pavyonda çalışan Nigar’a aşık olan Ahmet’in mücadelesinden meydana gelmiştir.

Tatlı Nigar kasanın pavyonunda şarkıcılık yapan güzel bir kadındır. Sahneye çıktığında bütün zengin adamlar onu dinlemeye gelir ve ikramlarda bulunur. Nigar kendisine gösterilen ilgiden son derece memnun olmasa da işi gereği öyleymiş gibi görünmek zorundadır. Ahmet ise balıkçılık yaparak geçinmeye çalışan oldukça fakir bir adamdır. Bir gece pavyona gider ve sahnede gördüğü Nigar’dan oldukça etkilenmiştir. Onu izledikten bir süre sonra pavyondan çıkması gerekir ve cebinde olan parası hesabı ödemeye zar zor yetmiştir.

Pavyonun duvarında Tatlı Nigar’ın posterini görür ve onu aklına iyice kazımıştır. Yıkık dökük kaldığı kulübede ve balık tutmak için kullandığı küçük bir teknedeyken aklından bir türlü Nigar’ı çıkaramaz. Ertesi gün daha fazla para kazanıp şık bir elbiseyle tekrar pavyona gider. Bu kez masaya daha pahalı içkiler söyler ve garsona Nigar’ı masasına davet etmek istediğini iletir.

Nigar masaya gelip Ahmet ile konuşmaya başlar. Yaptığı işten memnun olmadığını ve kendisine ilgi gösteren erkeklerden nefret ettiğini dile getirir. Ahmet kendisine davranan diğer erkekler gibi değildir. Ona farklı bir ilgiyle bakmaktadır ve Nigar bu alışık olmadığı tavır karşısında ne yapacağını şaşırır. Nigar’ın yaptığı işi beğenmediğini söyleyen Ahmet pavyondan çıkacağı sırada Nigar’a bir hayranının silah çektiğini görür. Ahmet hemen adamın üzerine atılır ve onu etkisiz hale getirir. Nigar diğer şarkıcı arkadaşlarıyla Ahmet’in yaptıklarını konuşur ancak onun fakir olması hiç birinin ilgisini çekmemektedir. Ahmet odasına astığı postere bakmaktan bıkmıştır ve tekrar Nigar’ı görmek için pavyona gider.

Onun zengin adamların arabalarına binmesinden hiç hoşlanmaz ve tekrar masasına davet eder. Onunla pavyon haricinde de vakit geçirmek istediğini söyler ve gölün kenarında sohbet etmeye davet eder. Ahmet aşık olduğu kadının hayat hikayesini dinlemek ve onu daha yakından tanımak istediğini söyler. Nigar daha önce hiç böyle bir şeyle karşılaşmadığını söyleyerek karşısındaki adamın deli olduğunu düşünür. Ahmet onunla birlikte olmak için servet harcayan zengin adamlardan olmadığını ve ona aşık olan fakir bir adam olduğunu söyler. Nigar’ın bu konuşmadan sonra erkeklere olan bakış açısı değişmeye başlar ve Ahmet’e aşık olduğunun farkındadır.