Akilla’s Escape

Çoğunlukla Toronto’da, esrarın yasallaştırılmasının suç tedarik zincirini sarsmasından hemen sonra, kanlı çete draması Akilla’s Escape, tanıdık tür mecazları ve şık fazlalıkların daha fazla karışımını sunuyor. Bazıları yazar yönetmen Charles Officer’ın filmini fazla abartılmış, trajik yörüngesi bir silah namlusu kadar düz bulabilir, ancak aktör şair polimath Saul Williams tarafından bir yetişkin olarak oynanan kusurlu Çoğunlukla Toronto’da, esrarın yasallaştırılmasının suç tedarik zincirini sarsmasından hemen sonra, kanlı çete draması Akilla’s Escape, tanıdık tür mecazları ve şık fazlalıkların daha fazla karışımını sunuyor. Bazıları yazar yönetmen Charles Officer’ın filmini fazla abartılmış, trajik yörüngesi bir silah namlusu kadar düz bulabilir, ancak aktör şair polimath Saul Williams tarafından bir yetişkin olarak oynanan kusurlu kahramanı gibi, burada kötüden çok iyi var.
Orta dereceli ot dağıtıcısı Akilla, ürününü yerel mafya ile işbirliği içinde satan yeni yasal dispanser bazı sokak çocukları tarafından soyulduğunda işten emekli olmayı düşünüyor. İşgalciler Akilla’nın mürettebatından birini öldürür ve geride PTSD ve epilepsi kombinasyonuyla dilsiz hale gelen bir çocuk asker olan Sheppard’ı bırakırlar. Gösterişli bir oyuncu seçimi sayesinde, Mpumlwana geçmişe dönüşlerde hem Sheppard’ı hem de genç Akilla’yı oynuyor – Akilla’nın kendini çocukta ne kadar gördüğünü vurguluyor. Sheppard gibi, Akilla da savunmasız bir yaşta, kendi durumunda istismarcı babası tarafından suçla dolu bir hayata baskı yapıldı.