Çöl Şeytanı (The Ballad of Cable Hogue)

Sam Peckinpah’ın “The Ballad of Cable Hogue”u New Western’in muhteşem bir örneğidir. Aynı zamanda iyi bir film, mizahtan çok şiddetle kendini evinde hisseden bir yönetmenden pek beklemediğimiz harika bir komik hikaye.

Yeni Batı genellikle medeniyetin Batı’ya ulaştığı anda kurulur. Geleneksel Batı’da, eyaletler hala topraktır ve yasalar bir günlük yolculuk mesafesindedir ve insanlar oldukça rasgele öldürülür.

Ama o günler en fazla 30 yıl sürdü ve sonunda çiftçiler, telgraflar, belediye yönetmelikleri ve otomobiller almaya başladınız. Bir yönetmen olarak Peckinpah, bir yanda istila eden medeniyet ile diğer yanda bağımsız Batılının gururu arasındaki çatışmadan etkileniyor. “The Wild Bunch”, modası geçmeden önce son bir kaçamak yapan profesyonel katiller hakkındaydı. Şimdi “The Ballad of Cable Hogue” bize Batı’nın en unutulmaz oyuncularından birini veriyor, Jason Robards’ın yüksek bir tarzda oynadığı.

Cable Hogue, ortalama bir çizgiye ve Tanrı ile ilk isim ilişkisine sahip bir arayıcıdır. Hayırsız ortakları onu çölde ölüme terk ettikten sonra, çorak arazide kilometrelerce sürünür ve sonunda Tanrı’ya bir ültimatom verir: Tanrım, bana su ver. Tanrı yapar. Şimdi Cable iyi bir iş adamıdır ve hemen olay yerinde, posta arabası hattındaki iki büyük kasabanın ortasında olan bir su birikintisi kurar. Yıllar geçtikçe, yayılmasını muhtemelen Batı’nın ilk moteli haline getirir.