Intruder

Karanlık ve fırtınalı bir gece. Manzaralı bir ortamda güzel bir ev. Geniş yan pencereden telefonla konuşan çekici bir genç kadın görülüyor. Sonra aksiyon iç kısma geçer, kadın bir arkadaşına kocasının Japonya’ya gitmekte olduğunu, yani kocasının bir süreliğine gittiğini söyler. Ve kısa bir süre sonra, kadın tarafından görülmeden, arkadan odak dışı bir figür belirir, kafasına beyaz bir plastik torba sarar (zamanla kanıtlanmış “Çığlık” hayalet surat efekti için) ve kadını bayılana kadar boğar.

Böylece, katil bir davetsiz misafirin başıboş dolaştığını tespit ettikten sonra, film çello çalan çekici bir genç kadına geçer. Hmmm, acaba filmdeki bir sonraki nesli tükenmekte olan kadın o mu olacak? İskoç aktör Louise Linton’ın canlandırdığı çellist Elizabeth eğitimsiz kulağa oldukça iyi geliyor, ancak kısa süre sonra bir orkestra şefi veya öğretmen falan olan Vincent ortaya çıkıyor – karakterin hayatındaki profesyonel işlevi asla yapılmadı tamamen açık – ona “Küçük ellerinin her zaman Dvořák için çok küçük olduğunu düşünmüşümdür.” Hasta yanık. Vincent’ı tüm insanlar arasında Moby canlandırıyor ve aslında oldukça iyi – küçümsemesi kısa sürede düpedüz düşmanlığa dönüşüyor ve voilà, artık Bir Numaralı Şüphelimiz var.

Elizabeth arabasıyla eve gider ve bir komşusunun hafta sonu için apartmanından ayrıldığını görür; ikisi de yağmurda sebepsiz yere dolaşan keçi sakallı ürkütücü görünüşlü bir adamı gözetler: İki Numaralı Şüpheli. Dairesine girerken, eski usul telesekreterine bazı mesajlar dinletiyor (daha sonra eski teknolojiyi sevdiği için hala bir telesekreterinin olduğunu açıklayacak) bunlardan biri bir hafta sonu Elizabeth’e bakması için bir kedi getiren arkadaş. Bu, izleyicinin “bir ölü kedi geliyor” demesi için bir işarettir AMA – spoiler uyarısı – bu aslında bir numara, kedi yaşıyor. Başka bir mesaj da huysuz bir erkek arkadaştan, Üç Numaralı Şüpheli’den.

Bütün bunlar olup biterken, filmin baş karakteri ya da onun gibi biri, yumuşak odaklı arka planlar ve benzeri yerlerde dolaşıyor. Elizabeth duş alırken perdenin dışında durmak gibi süper anti-sosyal şeyler yapıyor – ve Elizabeth, Frank Sinatra gibi ÇOK ŞEY yapıyor – ve Elizabeth’in lavabosuna işiyor. Ancak, yeni oda arkadaşıyla ilk gece oldukça sorunsuz geçer ve ertesi gün yağmur Elizabeth’in çamaşırhaneye gitmesine izin verecek kadar dinmiştir ve burada John adında hamur suratlı bir ergenlik sonrası ile tanışır. kim olduğunu biliyor çünkü caddenin karşısında yaşıyor ve onu yerel kahvehanede görüyor. Ona hayatını blog yazarak kazandığını ve blogunun kendisi gibi genç erkekler için flört tavsiyeleri veren bir web sitesi olduğunu ve bir ara onunla röportaj yapmayı çok istediğini söyler, bu yüzden onun “okurlar”, “senin gibi bir kızı” elde etmek için ne gerektiğini öğrenebilir. Hmmm. Kesinlikle Dört Numaralı Şüpheli. Eve döndükten sonra Elizabeth, Elizabeth’in birlikte yatağa düştüğü Tetchy Boyfriend tarafından şaşırır. “Bu barışma seksi miydi yoksa ayrılık seksi miydi?” Tetchy Boyfriend sorar ve “Umarım önce o ölür” diye düşünürsünüz.

Genç çello sanatçısı hayatta kalabilecek midir?