Kamyoncu (F.I.S.T.)

Özet

F.I.S.T. (ekranda F-I-S-T olarak stilize edilmiştir), Norman Jewison tarafından yönetilen ve Sylvester Stallone’nin başrolünde oynadığı 1978 yapımı bir Amerikan neo-noir suç drama filmidir. Stallone, kurgusal “Eyaletler Arası Kamyoncular Federasyonu “nun (F.I.S.T.) işçi sendikası liderliğine dahil olan Clevelandlı bir depo işçisini canlandırıyor. Film, Teamsters Sendikası ve eski Başkanları Jimmy Hoffa’ya dayanıyor.

Konu

1937’de Cleveland’daki bir yükleme rıhtımında, amir Bay Gant, Polonya asıllı Amerikalı Lincoln Dombrowsky adında yeni bir işçiyi işe alır. Gant, Dombrowsky’ye fazla mesai yapması gerekse bile sadece normal vardiyası için ödeme yapılacağını ve zarar verdiği herhangi bir malın doğrudan maaşından kesileceğini söyler. Dombrowsky birkaç domates arabasını düşürünce ücreti kesilir ve düşen malları toplamasına yardım ettiği için başka bir işçi kovulur. Bu haksız iş uygulamalarına kızan Macar asıllı Amerikalı işçi Johnny Kovak bir isyana önderlik eder. İşçiler Patron Andrews’un ofisine gider ve Kovak burada işçiler için bir anlaşma yaptığına inanır, ancak ertesi gün kendisinin ve arkadaşı Abe Belkin’in işten atıldığını öğrenir.

Kısa süre sonra Monahan, Kovak ve Belkin, Consolidated Trucking’deki F.I.S.T. üyelerinin bir iş sözleşmesi kapsamına alınması için çalışmaya başlar. Yönetim onlarla anlaşmayı reddedince, F.I.S.T. çalışanları greve gider. Consolidated Trucking’in kapısının önünde kamp kurarlar, ancak grev kırıcılar ve kiralık güvenlik tarafından dışarı itilirler. Monahan bir kamyonla kapılara çarpmaya çalışır ama vurularak öldürülür. Cenazesinde Kovak “biraz güç toplamaya” karar verir ve yerel bir gangster olan Vince Doyle’dan yardım kabul eder. Doyle’un adamları teslimat yapmaya çalışan kamyonlara saldırır. Yerel gangsterler ve F.I.S.T. üyeleri Consolidated Trucking’in kapılarına saldırmak için güçlerini birleştirir. Consolidated Trucking’in başkanı sonunda bir iş sözleşmesi imzalar.

Bu başarı üzerine Kovak ve Belkin daha fazla işçi toplamak için Ortabatı’yı dolaşır. Kovak zenginleşir ve Anna ile evlenir. Yeni bir suç figürü, Babe Milano, sahneye çıkar ve eylemden bir parça ister. Kovak, Milano’yu Doyle’la tanıştırır ve onu işine dahil etmekte isteksiz olsa da şimdilik en iyisinin bu olacağına karar verir.

1957 yılına gelindiğinde F.I.S.T. yaklaşık iki milyon üyesiyle büyük ve önemli bir sendika haline gelmiştir. Graham, F.I.S.T. başkanı seçilmek için güçlü bir favori olur. Belkin, Kovak’a Graham’ı yetkililere ihbar etmelerini önerir, ancak Kovak skandalın sendikaya vereceği zarar konusunda çok endişelidir. Kovak bildiklerini Graham’a anlatır ve onu Kovak’ın sendika başkanlığı adaylığını desteklemeye ikna eder.

Artık F.I.S.T.’nin yeni seçilmiş başkanı olan Kovak, gangsterler Doyle ve Milano ile yaptığı çalışmalar nedeniyle Kovak’ın Mafya ile bağlantısı olduğundan şüphelenen Senatör Madison tarafından soruşturulur. Belkin, Kovak’tan Milano ile ilişkisini kesmesini ve sendikayı “yeniden temiz” hale getirmesini ister, ancak Kovak bu isteği görmezden gelir. Doyle daha sonra Kovak’a Belkin’in kendilerine karşı tanıklık etmeyi planladığını söylediğinde, Kovak Belkin’e zarar verilmemesi konusunda ısrar eder.

Senatör Madison’ın komitesi önünde ifade vermek üzere mahkemeye çağrılan Kovak’a, Belkin’in öldürüldüğü ve senatörün bundan Kovak’ın sorumlu olduğuna inandığı söylenir. Şoke olan Kovak duygusal bir patlama yaşar ve duruşmayı terk eder. Eve döndüğünde Anna ve çocukların kayıp olduğunu görür. Tabancasını alır ancak Milano’nun adamları tarafından vurularak öldürülür. Film, bir kamyonun tamponunda “Johnny nerede?” yazan bir çıkartmanın görüntüsüyle sona erer.