Okul Tıraşı: Kar Altında Gizlenen Vicdan Muhasebesi

Ferit Karahan’ın yönetmen koltuğunda oturduğu ödüllü yapım Okul Tıraşı, izleyiciyi Doğu Anadolu'nun dondurucu soğuğuna ve yatılı okul hayatının sert gerçeklerine götürüyor. Son yıllarda vizyona giren ve eleştirmenlerden tam not alan en sarsıcı yerli dram filmleri arasında gösterilen bu yapım, izleyenlerin üzerinde kalıcı bir etki bırakmayı başarıyor.

Beyaz Esaretin Ortasında Bir Dostluk Öyküsü

Hikaye, gözlerden uzak bir yatılı okulda, Yusuf ve en yakın arkadaşı Memo'nun etrafında şekilleniyor. Memo esrarengiz bir şekilde hastalandığında, Yusuf arkadaşına yardım edebilmek için çırpınmaya başlar. Ancak Okul Tıraşı, Yusuf'un karşısına okulun baskıcı yetkililerini ve aşılması güç bürokratik engelleri çıkarır. Eğer gerçekçi atmosferiyle sizi içine çekecek bir film izleme deneyimi arıyorsanız, Yusuf’un bu çaresiz mücadelesi sizi derinden etkileyecek.

Bürokrasi Duvarına Çarpan Çığlıklar

Yetişkinler ve görevliler, Memo'nun durumunun ciddiyetini nihayet kavrayıp onu hastaneye götürmeye karar verdiklerinde ise doğa ana son sözü söyler. Okul, ani ve yoğun bir kar yağışı altında kalarak dış dünyadan tamamen izole olur. Yerli dram filmleri sevenlerin aşina olduğu o ağır ve melankolik atmosfer, bu noktada yerini klostrofobik bir gerilime bırakır. Artık hiçbir çıkış yolu yoktur ve yardım ulaşılmaz haldedir.

Suçluluk Duygusu ve Ortaya Dökülen Sırlar

Zaman acımasızca ilerleyip Memo’nun durumu kötüleşirken, öğretmenler ve öğrenciler arasında tehlikeli bir suçlama oyunu başlar. Okul Tıraşı, sıkışıp kalmış insanların arasındaki kinlerin, suçluluk duygularının ve hasıraltı edilen gizli sırların gün yüzüne çıkışını ustalıkla işler. Bu psikolojik derinlik, yapımı sıradan yerli dram filmleri kurgularından ayırarak çok daha evrensel bir boyuta taşır.