Sefiller

Kemal Ekinci (Kartal Tibet) bir sokak serserisidir. Güçlü kuvvetli biri olması sebebiyle de, kimi zaman zor işlerin altına da girer. Konya’da, at arabasının altında kalan bir adamı kurtarır. Hilmi Erman (Kadir Savun) Emniyet Müdürü’dür. Kemal’in, bu cesaretli davranışını, parayla ödüllendirmek ister, Kemal, iyilik için yaptığını söyler kabul etmez. Yine Konya’da bulunan bir sarraf dükkanında hırsızlık olur, Kemal oradan tesadüfen geçmektedir. Hırsızlık yapanlar, cinayette işlerler, Kemal suçsuzdur. Cinayet üzerine kalır. Hilmi Erman, mahkemede Kemal’in idamını ister.

Trenle cezaevine götürülürken, trenden atlayıp jandarmaların elinden kurtulur. Bir tekkeye sığınır Kemal. Bekir Baba (Hüseyin Peyda) mübarek bir zattır, Kemal’in karnını doyurur, jandarmalardan gizler. Kemal, Bekir Baba’nın tekkesinden iki değerli mumluk çalarken yakalanır ve gözyaşlarına boğulur, Kuran-ı Kerim’i öper. Bekir Baba affeder Kemal’i. Mumlukları ona verir, hayır dua eder.

Bekir Baba’nın duası kabul olmuştur. Aradan on beş yıl geçmiştir. Kemal, zengin olmuştur. Bir fabrika sahibidir, işçileri vardır. İsmini de değiştirmiştir, yeni adı Bekir Özmen’dir artık. Fabrikası, şehrin en önemli üretim yerlerinden bir olmuştur. Hilmi Erman, Bekir’in yaşadığı şehre atanmıştır. Bir ortamda karşılaşırlar, Hilmi, İdam suçlusu Kemal’i tanır. Bekir, kimliğini gizlemeye çalışır. Hilmi, hemen gerekli birimlere ihbar yapar ancak, Kemal Ekinci adlı birisi iki hafta önce Konya’da yakalanmıştır. Hilmi, işin peşini bırakmayacaktır. Bekir’in yani Kemal’in peşine adam takıp kimliğini tespit etmeye çalışır.

Bekir’in maddi- manevi yardım ettiği Fatma (Sevda Ferdağ) adlı hasta bir kadın vardır birde. Bu kadının bebeği vardır, kocası tam bir şerefesizdir. Karısını hem döver, hem akşamları eve çakalları toplayıp, dansözlük yaptırır Fatma’ya. Fatma, Bekir’e çok saygı duymaktadır, bebeğini ona emanet etmek istemektedir. Edecektir de.

Konya’da sırf Kemal Ekinci adında diye, cinayetle suçlanan adam, idam edilir. Bekir, bunu duyar ve travma geçirir. Hilmi Erman’ı arar, kendi kimliğini itiraf eder. Hilmi, Bekir’i suçlar ve idam edilen bu garibanın hesabını veremeyeceğini söyler.

Aradan uzun yıllar geçer. Kemal Ekinci, Bekir Özmen artık başka bir kimliğe bürünmüştür, adı : Enver Köksal’dır. Fatma’dan kalan yadigar kız, Tülin (Filiz Akın) büyümüştür. Kendisini baba bellemiştir. Bir sevgilisi bile vardır, güzel, iyiliksever genç kızın: Doktor Nazım Ekinci’dir (İzzet Günay) bu. Bu genç delikanlı suçsuz yere idam edilen Kemal Ekinci’nin öz oğludur, babasının masum yere idam edilmesine sebep olan gerçek suçluyu aramaktadır.