Tatlı Hayat (La dolce vita)
Nino Rota
Giuseppe Amato
Tatlı Hayat (La dolce vita) Konusu
Özet
Tatlı Hayat (İtalyanca özgün adıyla La Dolce Vita), yönetmenliğini Federico Fellini’nin üstlendiği 1960 yapımı Fransız-İtalyan filmi.
Konu
Tatlı Hayat, Roma şehir yaşantısının modern yozluğunu ve sofistike ahlak çöküntüsünü yüksek sosyetenin peşinde koşan bir gazetecinin gözünden anlatır. Genç gazeteci Marcello Rubini gerçek bir eser yaratmanın düşüyle yaşar; ancak çalıştığı bulvar gazetesinin ona sağladığı para ve prestijden de vazgeçemez. Filmde Marcello’nun yedi günü ve gecesini, birlikte olduğu farklı kadınlarla ilişkilerini, arka planda 1960’ların gençlik ve heyecanıyla kaynayan Roma sokakları ve sosyete yaşantısından kesitlerle izleriz. Marcello seks, içki, partiler ve alemlerle dolu bir dünyada savrulurken bile aslında haz almadığı bu “tatlı hayat”ı sonuna kadar yaşamaya devam eder. Onunki ruhsuz ve heyecansız bir varoluştur. İtalyan sinemasının ilk 3,5 saatlik filmi olan “Tatlı Hayat” gösterime girmesiyle birlikte büyük skandallara ve polemiklere yol açmış, Vatikan tarafından yasaklanmaya çalışılmış, halk tarafından kucaklanmıştır * Yapılmış en muhteşem İtalyan filmi.
Tuhaf gazeteci Marcello Rubini zengin ve şöhretli İtalyan aristokrasisine dair söylentilerin yayınlanacağı bir köşede yazması için Roma’da çalıştığı gazete tarafından görevlendirilir. Marcello, bir partiden diğerine geçmekte, bu esnada da sosyetenin en güzel, en ilginç insanlarıyla tanışmaktadır. Bu başlardan tatlı görünen hayat, zamanla Marcello’yu daha yalnız, daha ucuz bir insan haline getirir. Bol içki ve dansla kapattığı geceler Marcello’yu hem bedenen hem de zihnen yavaş yavaş yok etmektedir.
Çekim
Açılış ve kapanış sahnelerinde, ahlaki çöküşün İtalya’ya getirdiği sonuçların altını çizen Dante’ye zekice dokundurmalar vardır, ki o sıralarda İtalya’da faşizmin yeniden doğuşu siyasi dengede bir farklılık oluşturuyordu.”Tatlı Hayat”taki ahlaki ortam Fellini’nin her filminde yansıtılır, fakat görkemli ölçeği, merhametli veya sevimli bir kahraman kullanmaması ve karikatürlerinin isabetliliği açısından en etkileyici çalışmasıdır. İlk başarısının cinsel temaları gözü pek ve sansasyonel bir tarzda ele almasında yattığı söylenir.
Aslında, 1950’lerin sonunda İtalya’da, ulusal sinemada bir yenilenmenin habercisi olarak ortaya çıkan üç filmden biridir. Diğerleri Michelangelo Antonioni’nin L’avventura ve Luchino Visconti’nin Rocco e i suoi fratelli adlı filmleridir.
Detaylar
Henüz inceleme yok.