The Night of the Iguana

Özet

İguananın Gecesi, Tennessee Williams’ın 1961 tarihli aynı adlı oyunundan uyarlanan ve John Huston tarafından yönetilen 1964 yapımı bir Amerikan drama filmidir. Filmin başrollerinde Richard Burton, Ava Gardner, Deborah Kerr ve Sue Lyon yer almaktadır.

Film, En İyi Kostüm Tasarımı dalında 1964 Akademi Ödülü’nü kazandı ve En İyi Sanat Yönetimi ve En İyi Sinematografi dallarında Akademi Ödülleri’ne aday gösterildi. Aktris Grayson Hall En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu dalında Akademi Ödülü ve Altın Küre adaylığı, Cyril Delevanti ise En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu dalında Altın Küre adaylığı elde etti. Delevanti’nin Altın Küre adaylığının yanı sıra Ava Gardner da Sinema Filminde En İyi Kadın Oyuncu – Drama dalında aday gösterildi. Hem film hem de filmin yönetmeni John Huston da aynı şekilde Altın Küre adaylığı elde etti.

The Night of the Iguana, Burton’ın yakında evleneceği eşi Elizabeth Taylor’ı film setine getirmesi nedeniyle set içi dramıyla dikkat çekti.

Konu

Hikâyenin önsözünde, Episkopal din adamı T. Lawrence Shannon’ın “çok genç bir Pazar okulu öğretmeniyle” uygunsuz bir ilişki yaşadığı için cemaati tarafından dışlandıktan ve papazlıktan atıldıktan sonra “sinir krizi” geçirdiği anlatılıyor.

İki yıl sonra, artık dibe vurmuş bir Teksas şirketi olan Blake’s Tours’da tur rehberliği yapan Shannon, bir grup Baptist öğretmeni otobüsle Puerto Vallarta, Meksika’ya götürmektedir. Grubun kırılgan lideri Bayan Judith Fellowes’dur ve 16 yaşındaki yeğeni Charlotte Goodall, Shannon’ı baştan çıkarmaya çalışmaktadır. Bu arada Fellowes, Shannon’ı Charlotte’u baştan çıkarmaya çalışmakla suçlar ve onu mahvedeceğini ilan eder.

Otobüsle grubun oteline yaklaşırken Shannon aniden yoldan çıkar ve dehşete düşmüş yolcuları Mismaloya’daki ucuz bir Costa Verde oteline pervasızca götürür. Shannon otelin Fred adında eski bir arkadaş tarafından işletildiğini sanmaktadır, ancak adam kısa süre önce ölmüştür ve otel artık Fred’in dul eşi, müstehcen ve gösterişli Maxine Faulk tarafından işletilmektedir. Shannon, telefona ulaşamayacaklarını ve kaçamayacaklarını düşünerek Maxine’i tur grubunun otelde kalmasına izin vermeye ikna eder.

Otele yeni gelen bir başka kişi de, yaşlı şair dedesiyle birlikte seyahat eden, Nantucket’lı güzel ve iffetli gezgin ressam Hannah Jelkes’tir. Paraları bitmiştir ama Shannon, Maxine’i onlara bir oda vermesi için ikna eder. Uzun bir gece boyunca Shannon hem ete hem de alkole olan zaaflarıyla savaşır, Bayan Fellowes’un yeğeni başına bela açmaya devam eder ve Maxine’in kabincileri tarafından bağlı tutulan bir iguanaya benzer şekilde “ipin ucundadır”. Shannon sinir krizi geçirir, kabinci çocuklar onu bir hamağa bağlar ve Hannah orada ona haşhaş tohumu çayı ve samimi ruhani öğütler verir.

Hannah’nın büyükbabası bitirmek için uğraştığı şiirin son halini verir ve ardından ölür. Karakterler, Shannon ve Maxine’in oteli birlikte işletmeye karar vermesiyle karışık hayatlarını çözmeye çalışırlar. Hannah son aşk şansından da vazgeçer.